Bir Hikayenin Öyküsü - 3


Hiç beklenmedik bir şekilde bitti bu hikaye. Ben tam bu kaosun ortasında ne yapacağımı düşünürken, kader ağlarını çoktan örmüş.

Aslında hikayem eve döndüğümde sonlandı. Okumayı planladığım kitaplardan ilk sırada olanı elime aldım. Büyük usta Borges'indi. O yaşıma kadar hiç Borges okumamış olmanın gizli utancı ile başladım ilk hikayeye.

Konuşmaya cesaret edebilecek miydim kendimle? Kafamın bir kenarında bu sorunun cevabını arıyordum heyecan içinde.

İşte ben tam bu durumda iken, Kum Kitabı'nın ilk hikayesinde Borges, iki ayrı çağda, iki ayrı yerde ama aynı bankta yanyana buluverdiği kendisi ile sohbete girişmişti. Hem de ben henüz iki yaşında iken... Bu talihsiz benzerlik benim hikayemin de sonu oldu. "Yaşayan hiç bir kimse yok ki uyandığında kendini kendisiyle birlikte bulmasın." Bir ihtimal ben o yaşımın heyecanı ile bu cümleyi dikkate almadım. Bir diğer ihtimal ise üzerimdeki edebi travmanın nedeninin bu cümlenin benim için, konuların benzerliğinden çok daha ağır bir darbe olmuş olması. Sonuç olarak, yarım kalan bu hikayeden sonraki on beş yıl boyunca elime kalem alamadım.

Ta ki...
Son

Resim: "Literature" by J. K.

Hiç yorum yok: