Terminal


-          Hasta terminal dönemde…
Ama ben buradayım.  Her gün buradaydım, gördün. Şimdi her şey çok normalmiş gibi, gelen o doktora, nasıl 'hasta terminal dönemde' dersin doktor? Sırtın dönük gibi ama az önce benimle konuşuyordun. Yanında olduğumu biliyorsun.
Yani sen şimdi bana her şey boş diyorsun. Ben tabii ki tanıdığım her doktora tek tek sorarım bir umut yakalamak için, bilmiyormuş gibi, ilk defa duymuş gibi. Çünkü sen bunu söylediğin anda, tüm anlamı uçup gitti beynimden. Çünkü öyle demek olamaz. Çünkü şimdi sen bana dünyada bu kadar sevdiğin adam gidecek, başka yolu yok diyorsun.  Çocukken özleyip gözyaşı döktüğün, ayna karşısında onun hareketlerini çalıştığın, kendini beğendirmek istediğin kişi yok olacak diyorsun. İnandığımız, öğrendiğimiz ne varsa bir kenara bıraktık biz, bir voodoo ayinleri yapmadığımız kaldı ama sen yakında onsuz kalacaksın, başkaca yolu yok diyorsun.
Ben her şeyi ona sorarım, her şeyi o bilir, ona danışmadan, olurunu almadan bir şey yapamam.
O beni nasıl sever bilir misin sen, nasıl sarılır?
Öyle güzel gülümser ki o. Her yer aydınlanır, herkes neşelenir.
Çocukluk resimlerimize bir baksan görürsün, iki su damlası kadar benziyoruz birbirimize. Biz aynı karından çıktık. Aynı kahveyi tarif ediyormuşuz birbirimizden habersiz. Aynı dumanı seviyormuşuz. Ama sen şimdi o hayatından çıkacak ve sen bir bok yapamayacaksın diyorsun.
Nasıl olacak peki?
Çok mu zekisin sen? Ben anlamadım mı bugüne kadar sanki? Ben düşünemedim mi?
Düşünemedim doktor. O kadar zor ki bunu düşünmek. Gücüm yetmedi. Düşünmemek daha kolaydı. Düşünmeye başladıkça yok oldum, vazgeçtim, yok olmaya hakkım yoktu.
Bizim annemiz, babamız var biliyor musun? Ayakta duruyorlar onlar. Ya şimdi burada, yanımızda olsalardı? Ya sana ne demek bu diye sorsalardı? Sen cevaplardın da onlar ayakta kalabilir miydi?  O, onların ilk göz ağrısı biliyor musun? Bu dünyaya yaptıkları belki de en büyük katkı. En büyük gururları…
Benim öbür kardeşim de biliyordu böyle olduğunu, o da doktor… Ama bir kere yüzümüze çarpmadı bunu böyle, bizden daha fazla bilmesine rağmen… Gizlice ağladı, nelere göğüs gerdi ama bir kere söylemedi senin gibi her şeyin boş olduğunu. Hep mucize umdu o da, olmayacağını bile bile.
Bana bir şey olsa çocuğumu onun büyüteceğini düşünürdüm ben. Şimdi onun çocuklarına ne derim? Nasıl diye sorduklarında ne derim?
Ben küçüğüm doktor. Ben onlara güvenip büyümedim belki de. Ama sen şimdi beni büyümeden öldürdün.
** Resim: "SS. Cosmas and Damian Healing the Sick", by Francesco di Stefano Pesellino, 15. yy.

Hiç yorum yok: